Adres

Av. Doç. Dr. Aziz Serkan Arslan

İletişim : +90 532 160 40 01

İCRA TAKİP İŞLEMİ NEDİR?

Devlet yardımı ile alacağına kavuşmak isteyen alacaklı bu iş için devletin icra organlarına müracaat ederek genel anlamda icra takibi adı verilen prosedürü başlatmak zorundadır. Alacaklının başlatmış olduğu icra takibi sürecinde borcunu rızası ile yerine getirmeyen (ifa etmeyen, ödemeyen) borçluya, alacaklının talebi üzerine öncelikle borcunu yerine getirmesi emredilir. Belirlenen süre içerisinde resmi emre rağmen borcunu yerine getirmeyen borçlunun mallarına Devlet’in cebri icra organları (icra dairesi) el koyar, bu malları satar ve satış bedelinden alacaklıya alacağını öder. 

İcra organlarının alacaklının talebi üzerine alacaklıyı alacak hakkına kavuşturmak için izleyeceği yol bir zincire benzetilecek olursa zincirin halkaları hukuk kuralları ile ayrıntılı olarak belirlenmiştir. İcra takibine başvurarak takip sürecini başlatan alacaklının icra hukuku kurallarının gereği olarak takibin devamında da belirlenmiş süre içinde alacağına kavuşması için gerekli işlemlerin yapılmasını icra organlarından talep etmesi zorunludur. Aksi halde icra organları medeni usûl hukukunda geçerli olan tasarruf ilkesini icra iflâs hukukunda da uygulayarak alacaklının talep etmediği işlemi kendiliğinden yerine getirmez. Alacaklının talebi üzerine borçluya karşı başlatılan icra takibi sırasında takip alacaklısı, takip borçlusu, asıl takibe aşılanmış fer’i bir takibin alacaklısı yahut borçlusu, üçüncü şahıslar ve bizzat devletin icra teşkilatı organları yahut diğer kamu görevlileri tarafından o takibe ilişkin birçok işlemler yapılabilir. Bu işlemlerin bir kısmı takip prosedürünü ilgilendirir fakat onun şeklini ve yönünü etkilemez. Bir kısmı ise takibe (baştaki benzetmemize uygun olarak zincire yön veren halkalar gibi) yön ve şekil verir. Geniş anlamda takip işlemi adı verilen bu işlemler işlemi yapan kişinin niteliğine veya işlemin sonucuna göre icra organı takip işlemi ve taraf takip işlemi olarak adlandırılır

İcra hukukunun amacına ulaşmasına hizmet eden, takibe yön ve şekil veren, takibin ilerlemesini konu edinen icra takip işlemlerinin özelliklerini göz ardı etmeden, genel bir tarifini yapmak istersek; icra takip işlemleri icra organları tarafından borçluya karşı yapılan, borçlunun hukuki durumuna zarar vermeye elverişli olan, zamanaşımını kesme ve tatil tâlik hallerinde yapılamama gibi etkileri bulunan, cebrî icranın alacaklı yararına ilerlemesi amacına yönelik işlemlerdir.

icra takip işlemlerinden bahsedilirken doktrinde “devletin takip işlemleri”[1], “icra takip muamelesi”[2], “icra takip işlemi”[3] gibi isimler kullanılmıştır. İsviçre hukukunda “Betreibungshandlung” olarak isimlendirilen icra takip işlemi, Türkçe karşılık olarak “takip işlemi” kavramını ifade eder[4].


[1]          Umar, s. 171.

[2]          Üstündağ, İcra, s. 76.

[3]          Postacıoğlu/ Altay, s. 300; Pekcanıtez/ Atalay/ Sungurtekin Özkan/ Özekes, İcra Ders Kitabı, s. 5; Muşul, İcra, s. 158; Kuru, El Kitabı, s. 147; Arslan/ Yılmaz/ Taşpınar Ayvaz, İcra Ders Kitabı, s. 106; Boran Güneysu, İcra, s. 32 

[4]          İsviçre İcra Hukuku’nda birebir takip işlemi şeklinde tercüme edilebilecek “Betreibungshandlung” kavramı ile icra takip işlemleri kastedilmektedir. Zira bu kavram, tatil ve erteleme hâllerinde yapılamayacak işlemleri açıklamak için kullanılmaktadır. Bunun içindir ki, icra takip işlemi için aranan üç unsura sahip bir işlem “Betreibungshandlung” olarak ifade edilmekte ve bu işlemlerin tatil ve erteleme hâllerinde yapılamayacağı kabul edilmektedir. Ayrıntılı açıklama için bkz. Jaeger, Carl/ Walder, Hans Ulrich/ Kull, M. Thomas/ Kottmann, Martin: Bundesgesetz über Schuldbetreibung und Konkurs, Band I, Art.1-158, Zürich-1997, SchKG Art. 56, N. 4; Staehelin, Adrian/ Bauer, Thomas/ Staehelin, Daniel: Kommentar zum Bundesgesetz über Schuldbetreibung und Konkurs SchKG I Art 1-82, Ettenheim-1998, SchKG Art. 56, N. 25; Pekcanıtez, Hakan/ Erişir, Evrim: 6352 sayılı Kanunla İcra ve İflâs Kanununda Yapılan Değişikliklerin Zaman İtibariyle Uygulanması, İBD, C. 86, S. 6 (s. 17-40), İstanbul-2012, s. 24.