Adres

Av. Doç. Dr. Aziz Serkan Arslan

İletişim : +90 532 160 40 01

İCRA İFLAS HUKUKU

Alacaklının, Devlet kuvveti yardımı ile alacağına nasıl kavuşacağını düzenleyen hukuk dalına, icra-iflâs hukuku denir. 

İcra iflas hukuku, 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nda düzenlenmiştir. Kanunda İcra Hukuku, 2 ana bölümden oluşmaktadır; bunlar ilamlı icra ve ilamsız icradır.

İlamlı icrada, borçluya karşı alınmış olan mahkeme ilamı ya da yasaların ilam niteliğinde saydığı belgeler (İİK. 38. Madde) olması gerekir. Böylelikle bu ilamı alacaklı, icra dairesinde ileri sürerek ilamlı icra takibi yapabilir. İcra dairesi tarafından verilen süre içerisinde borçlu, borcunu ödemezse icra dairesi tarafından ilam zorla icra edilir. Bazı durumlarda icra takibi yapabilmek için mahkemeden ilam alınması zorunludur. Örneğin, konusu paradan başka bir şey olan alacakların icra yoluyla takip edilebilmesi için ilk önce mahkeme ilamı gerekir.

İlamsız icra ise İcra İflas Kanunu’nda para ve teminat alacakları için kabul edilmiştir. İlamsız icrada icra takibine başvurabilmek için alacaklının elinde mahkeme ilamı (hükmü) olması gerekmez ayrıca alacağın bir senede bağlı olması da gerekmez.

Ayrıca İcra İflas Kanunu’nda kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip, kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesi de düzenlenmiştir. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluna başvurabilmek için alacağın mutlaka kambiyo senedine (Çek, poliçe, bono ve emre muharrer senet) bağlı olması gerekir.

İflas külli (toplu) takip yoludur. Yani haciz yolundan farklı olarak borçlunun karşısında bu yolda bütün alacaklıları yer alır. İflas takip yolunda alacaklılar arasında eşitlik vardır. Yani iflas talebinde bulunarak mahkemeden iflas kararı almış olan alacaklının diğer alacaklılara oranla herhangi bir önceliği yoktur. İflas takip yolunun konusu “para veya teminat alacağıdır”. Her türlü para alacağı için iflas yoluyla takip yapılabilir.